EKOLOJİK BİR YAŞAM
- Gülşah
- 6 Ağu 2019
- 1 dakikada okunur

İç mimarlığın anahtar kavramları artık sadece 'seçkin', 'çağdaş', ‘şık’ değil; aynı zamanda ‘sürdürülebilir’, ‘geri dönüşümlü’, ‘zehirli olmayan’, ‘yerel kaynaklı’, ‘yenilenebilir’ ve ‘organik’. Buna bağlı olarak iç mekandan beklentilerde değişiyor. Mimarlara düşen ise bu beklentileri karşılayacak projeler ortaya koymak. Haptik Otel bu konuda incelemeye değer bir proje olarak karşımıza çıkıyor...
Hepimizin iç mimarlığın ne olduğu hakkında bir fikri vardır. Bu, evinizin içi için bir görünüş yaratmakla ilgilidir. İster çağdaş, geleneksel, etnik isterse minimal bir şekilde olsun, iç mimarlık ile insanlar kendi evleri ya da odaları için, kendi seçtik
leri mobilya, kumaş, aksesuar, duvar kaplamaları ve döşeme ile bir tema yaratmaya çalışırlar. İç mimarlık, öncelikle estetik ile uğraşan bir tasarım alanıdır. Yani, neyin güzel ve neyin çirkin, neyin görsel olarak ‘işlediği’ ve neyin ‘işlemediği’ ile ilgili seçimler yapmaktır.
Y.İÇM. Tuğba S. Gürcan
AMANRÜYA OTEL
Amanrüya Bodrum Otel’i Akdeniz çam ormanları ve eski zeytin bahçeleri ile çevrili... Bölgenin geleneksel mimari ve inşaat yöntemlerinden esinlenerek inşa edilen otel, nefes kesen manzarası, doğal dekorasyonu, teras ve avluları ile bir yandan lüks duygusu yaşatırken bir yandan da bulunduğu köyün samimi ve organik atmosferini yansıtıyor.
Akdeniz ve Osmanlı mimari tasarımını doğal bir çerçevede saygıyla birleştiren otelin duvarlarında doğal taş, mobilyalarında, pencere ve kapı sistemlerinde akaju ağacı, zemin kaplamalarında beyaz Türk mermeri ile iç duvarlarında el oyma taş gibi yerel malzemeler kullanılmış. Çağdaş görünümüyle doğal ve bir o kadar da zamansız...



Komentarze